Simdi artik kart seklinde nüfus cüzdanlari var. Ama yakin zamana kadar böyle degildi.
Defterler vardi. O defterlerde de "medeni hâli" ibaresi, yanina yerlestirilmis küçük bir yildiz yardimiyla
asagida açiklanirdi ve söyle denirdi: "Medeni hâli, yani evli mi bekâr mi, bo-samis mi bosanmis mi?"
Sana ne?!
Bu kadar özel bir soru var mi? Bosamis mi bosanmis mi?
Nüfus cüzdani önüne gelene gösterdigin bir sey.
Mesela uçakla yolculuk yapacaksin, polis bakiyor: "Vaay yenge, demek sen bosadin, helal olsun
gerçekten!"
Baska ögrenmek istediginiz bir sey var mi? Çok kavga ettiniz mi? Niye ayrildiniz? Dügünde takilan
takilari kim aldi? Kayinvalide problemi mi? Genellikle iliskilerde terk eden mi-sinizdir, terk edilen mi?!
Benzeri ahiret sorulari bazi sokak anketlerinde de vardir. Tüketici anketleridir ya bunlar. Zorla
durdururlar: "Iyi günler,
çok kisa bir anketimiz var, birkaç dakikanizi alabilir miyiz?"
Kem küm dersin ve kaybedersin. Baslarlar sormaya: "Çamasir yikarken sabuna ayri, yumusaticiya ayri
zaman mi harcarsiniz, evetse, kaçar dakika, hayirsa, neden? Niye? Ve
nasil?"
"Ben çamasir yikamiyorum, giyip giyip atiyorum," deyip
kaçmak ister insan!
Halbuki ilkokuldaki anket defterleri ne kadar güzeldi. "En sevdiginiz renk", "En sevdiginiz Türk hafif bati
müzigi sanatçisi".
Ben anket diye buna derim. Baska ankete de cevap vermem!
9 Kasım 2008 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder