7 Kasım 2008 Cuma

GAYET CIDDIYIM! - Gülse Birsel | YAZLIK DİSKOLAR

Yaz gecelerinin tatil diskolarına gitmişsinizdir.
Hakikaten hoş ortamlardır. Herkes yanık tenli, yazlık uçuşan el' biseler. Popüler şarkılar çalınır, deniz ışıl ışıl yanar, mehtap, derken insan havaya girer.
iki tane de şemsiyeli renkli kokteyl içmişsiniz, keyifler gelmiş. Dans etmek için piste gidersiniz. Belki de bir tek siz varsınızdır, ama ör' çok uygundur. Çift olarak mesela slow dans etmeye başladığa
anda, yazlık diskoların kâbusları gelir. Çocuklar!
81
82
Maalesef şehir diskolarının aksine, bu yazlık yerlere onlar girebilirler. Çünkü ya anne babaları da o anda oradadır ve çocukları bırakacak yer yoktur, ya da yandaki oyun parkındansa, koşuşmak için sizin romantik diskonuzu tercih ederler!
Çocuklar için disko, pistte zıplamak demektir.
Siz kendinizi bir Copacabana'da geçen film karesinde zannederken, önce biri gelip pistte zıplar (dans etmez, dikkat ediniz, zıplar) sonra birdenbire bunlar on beş yirmi kişi olurlar!
Ardından da her şey kontrolden çıkar. Bazısı yere yatar, bazısı arkadaşıyla çarpışıp ağlar, hemen koşmaca oyunu başlar ve elbette size de çarparlar.
Ve siz, uçuşan şifon elbisenizi kana bulamamak için yerinize oturursunuz!
Yazlık diskolarda sık sık yaşanan bu hadise, romantizmin katledildiği ve eğlencenin bittiği klasik anlardandır.






GAYET CIDDIYIM! - Gülse Birsel | Alıntıdır

Hiç yorum yok: